7 Temmuz 1997 Pazartesi

Bahçede Buhran

mirildana mirildana yurudugun
tas bahce yolunda
elinde bos bir bardak
alninda ter
terliklerde islak cimen
burnunda yanmis cam kokusu.
ne dusunuyorsun cocuk sen?

gozledim seni penceremden
kim oldugunu bilmeden
sezdim sendeki sensizligi
ruhunun tek sozunu dinlemeden.

kapida durma iceriye gir dedi annem,
misafir etti seni su sakin salon kosesine
kurabiyelerimden yedin de
gozlerindeki masumiyet ne de cabuk eridi birden
cay icerisinde dagilan kurabiye gibi
parcalarin havaya salindi
genzime takilan bir orman yangini gibi
tas oldun oturdun nefesimin tam ustune.

gozlerimi kapadim sonra
gunes vurmus koluma
yanagimda dantel izleri
gozlerimde uykunun sessizligi,
seni unuttum,
ruzgar saclarima vurmus
karismis alnim birden.

Tepsinin sesiyle uyandim
gozlerim anlam arayisinda
halen karsimda oturuyorsun
anlasildi, eve gitmiyorsun
tamam sus otur ona da raziyim
ama konusuyorsun,
sebepsiz, anlamsiz,
bosuna akan cesme gibi
uzun uzun fatura yaziyorsun
yazar kasa gibi.

Bir cay, iki, uc, dort
e doy artik insafsiz varlik,
pastalari da bitirdin
simdi mutfakta sana tost yapiliyor
nesin sen lan? Canavar mi?
televizyondan mi kactin?

Emin Saglamer